fırtına

burda son 2 gündür akşamları deli gibi yağmur yağıyor. havada uçuşan demir tozlarının yağmur vasıtasıyla ağzımıza gözümüze bulaşmasını takmıyormuş gibi yapıyorum. yağmur yine ve her daim güzel. bu yaz bayağı yağmur yağdı ama bu artık yaz yağmurundan da öte. sonbaharın başladığının işareti. başka bir anlamı var. kirli de olsa ruhumuzu hafifletmeye çabalıyor. düşen yıldırımlara aldırmadan tepelerde yürüyebilmeyi, yağmurda delice ıslanmayı istetiyor... üşütmez ki. dinlendirir sadece. akar gider. o kadar çok yağıyor ki balkondan bakarken 2 mt ilerideki ağacı yamuk yumuk görüyorum. yağmurdan bir duvar.

çok feci gök gürlüyor burda. odamın içi aydınlanıyor şimşeklerden..

şimdi balkona çıkmayı deneyeceğim. belki ordan da yazabilirim.


edit: real time post gibi oldu bu ama napalım devam:

somewhere over the rainbow'u repeate aldım. şimşekler gök gürültüsü ve yağmur sesi eşliğinde balkonumda sigaramı içiyorum. bu şarkı insanın içine anlamsız bir huzur dolduruyor. neredeyse mutluyum bile diyebilirim. bu gece kimse yok burda. yalnızım. kafamı dinliyorum. bütün gün işte acımasızca kafa patlattıktan sonra cennet gibi şu an. keşke video çekip koyabilsem... cep telefonumdan çekebilirim aslında ama control freak tarafım kalitesi düşük videoya kıl olup asabiyet yapabilir şimdi gereksiz.

bu yıldırımlar bir yerlere düşüyor, görüyorum, çok uzakta da değil aslında ama yine de tam noktayı göremiyorum.. görsem n'olucak ki? tamtamtadadamtamdatadammmm
somewhere... over the rainbow way up high there's a land that i heard of once in a lullaby somewhere over the rainbow, skies are blue and the dreams that you dare to dream really do come true....