Tuesday, July 31, 2007

şarap/denizbörülcesi/wii/kredi kartı borcu

eneterestink bir haftasonunun ardından yine sizlerle beraberim sevgili okuyucularım.

post'uma öncelikle deniz börülcesinin neden sadece restoranda yenmesi gereken bir yemek olduğunu açıklayarak başlamak istiyorum.

çünkü: evde deniz börülcesi ayıklamak akıllı işi değil! konu burada bitmiştir, devam ettirmeyiniz, gidip paşa paşa restoranınızda yiyiniz, hatta üstünde %30 bahşiş bırakınız. ne de olsa o ayıklama işleminin ne kadar zor olduğunu bir ben bir de yapan bilir (kıstasa bak).
sonracıma, gelelim Vincent in muhteşem elma ve yaban mersini şaraplarına. çok hafif ve çok lezizler. litrelerce içebilirsiniz gibi geliyor, ama 2 dolu bardaktan sonra başağrısına sebep oldular, ama ben de zaten pek şaraba dayanıklı biri değilim. neyse siz dikkat edin. bu şaraplar normalde şirince şarapları, ama kadıköyde bizim evin ordaki tekelde de satılıyormuş. 10-15 ytl arası fiyatları değişiyor. yalnız çeşitlerini de biraz saymak istiyorum: kivi, kavun, şeftali, ayva, çilek, vişne, elma, böğürtlen, ahududu, karadut vb. ben şahsen hepsinden hepsinden içmek istiyorum!


sonracıma bütün bu alkol ve börülce olayları aslında bir tek cuma gecesinden ibaretti hayatımda. bir de bunun cumartesisi var.

ki cumartesi ben ne kadar muhteşem bir golf oyuncusu olduğumu keşfettim. bu golf konusunu ayrı bir post'ta uzuun uzuuun açıklamak istiyorum. çünkü hem bu wii çok başarılı bir oyuncak (evet o yun cak) hem de golf muhteşem. ve ben de süper bir oyuncuyum. =)

wii oynarken bir şey farkettim ki ben çok aktif olan sporlarda başarılı değilim, misal baseball, misal tenis vs. ama nerde strateji nerde "topu nasıl atarsam hangi eğimle gider" işte o konularda I rock baby! (kabus türkçe-ingilizce yazımdan dolayı özür dilerim, ama I rock baby'den başka oraya uygun sadece çok çok ayıp bir küfür aklıma geldi eheheh hahaahh hohooho neyse..)

aktif ve eğlenceli bir haftasonundan sonra (wii den sonra kol kaslarımda hafif bir ağrı hasıl oldu bu arada.) yine iş yine iş.. ve ödenmesi gereken kabus borçlar.. kredi kartı ve cep telefonu kullanmasam diyorum. sonra hemen vazgeçiyorum. ama ütopik bir şekilde yine de hayal etmeye devam ediyorum.

1 comment:

erdemo said...

aman allahımmm! deniz bçrülcesini görünce salgılamış olduğum tükürükleri sana anlatamam. direk göz temasını kestim, erkek çoçuğuyuz ne de olsa mazallah şişer düşer :)